
inleyip durur gönlümüz kopuk bir keman telinde
kırık bir agaç dalında sızlayıp durur ömrümüz..
inleyip durur gönlümüz kopuk bir keman telinde
kırık bir agaç dalında sızlayıp durur ömrümüz..
mezarlıklar kendini vazgeçilmez sananlarla doluyken
yerin üstündeki bu gösteriş de
neyin nesi oluyor acaba..
dünya bir garip yaşam telaşı
bir ince hüzün..
gözlerimde gül yanıgı bir hüzün
esrik bir tebessüm dudaklarımda
bagrımda soguk bir suskunluk..
sustuk sonra
yolun kıyısında açan gelincik gibi
kendi içimize gömüldük..
yüregimi dualarla sarıp ebedi susasım var hadi Amin'le sükutumu ruhum şad olsun hadi hatmet surelerimi sela'm duyulsun hafız...
su dışına taşar
çiçek dışına açar
insan içine dökülür..
dil de yorulur hal bilmezin yüzünden
gönül de..
dedim ey gül niye ettin beni zülfünde esir
dedi divane olan şahsa gerektir zincir..
inleyip durur gönlümüz kopuk bir keman telinde
kırık bir agaç dalında sızlayıp durur ömrümüz..
kırılmış ve yorgun hevesler
onarılmıyor kolayca
bunun için hayata aldırış etmeyen
bir kuş olmak isterdim..
aslında hepimiz kendi içimizde biraz yaralıyız
galiba hepimizin biraz canına okunmuş..
ben çocukları sevdim yaşadım
dünyaya alışamadım..
gün ve gün eskiyorsun
eksik ve yarım sın
daha da eskiyeceksin
nedir bu yeni yıl merakın senin..
avaz avaz susarken
hüzün ikmali yapıyorduk
yaralarımıza..
ilk yagmur damlası düştü
kuru yapraklarına güzün
ardından kış kıyamet dert hüzün
kim bilir kaç günü kaldı ömrümüzün..
yaşamak çok nadir rastlanan bir şeydir
çogu insan sadece var olur..
bazen gözünde yaş olur akar
bazen yüreginde agrı olur
insanın çaresizligi..
bir utançmış gibi boynunu egme yüregim
biz sevginin hakkını verdik
degerini bilmeyenler utansın..
içindeki sesler
çıglık çıglıga bagırırken
susup kalmaktır hüzün..